22 Ağustos 2011 Pazartesi

"şöyle başlamalı belki de;
'kaybettiğim cümleler benim değil,
hiç yazılmamış bi romanın başlangıcıydı.'


onlarca çizgi
29 harf


ve söylenebilecek milyonlarca kelime varken neden bunların bi araya geldiğini bilmiyorum.
gözlerini irice açıp etrafına hep yeşil bakan, tas kesimli kumral saçlı ütopik bi erkek çocuğundan neden vazgeçtiğimi bilmediğim gibi.


-affet sevgili; bu, sana.


bahsedilebilecek milyonlarca mesele varken;
bombalanan ve yağmalanan şehirler
depremler, yanardağlar
yıkılan devletler, kurulan parlementolar
idamlar ve açlıklar
takımlar ve oyuncular
renkler ve sesler
varken..


-mesela, beynimi yiyip duran bi hastalık-


yahut dururken bi kenarda yağmur yüzünden yarım kalmış bi piknik.
bi yaz gecesi ayağımın altındaki şehrin ışıklarına inat uzanıp kovalarken bi yıldızı
aklımda dizlerin varken..


neyi anlattığımı bilmiyorum.


-affet; sana sevgimi kusuyorum.


şöyle başlamalı belki de;
'bütün kayıp cümleleri bi kenara itip,
katlayıp ruhumu en ince yerinden,
naftalin kokulu bavullara inat alıp da kolumun altına
sadece gitmek istiyorum
bu ülkenin ortasına.' "





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder